DÜRÜST Tümen Genel Başkanvekili Yıldırım DÜ akademik sene küşat töreninde konuştu Açıklaması

DOĞRU Tümen Genel Başkanvekili Binali Sebep, ” Türkiye’nin bölgede bu kadar çabuk fark edilmesi, güçlenmesi bazılarını rahatsız ediyor. Varsın, rahatsız olsunlar. Onların keyfine bakarak debi edecek değiliz. Bizim amacımız vatandaşımızın mutluluğudur, hayat kalitesinin artmasıdır.” dedi.

Düzce Üniversitesinin (DÜ) 2022-2023 Akademik Sene Küşat Töreni’ne katılan Sebep’a mühendislik alanında fahri doktora unvanı verildi.

Törende konuşan Saika, kız öğrencilerin üniversiteye erişiminin yüzdelik 13’ten yüzde 49’a ulaştığını, kadın akademik personel sayısının erkeklerden çok olduğunu söyledi.

Yıldırım, Türk dünyası kendisine tecim, ulaşım, altyapı, bildirişim, esenlik ve hayatın bütün alanlarında bunaltıcı anlamda omuz omuza mücahede yapılması gerektiğini vurgulayarak “Burada bilcümle Türk devletlerinin gözü kulağı Türkiye’birlikte. Türkiye kâffesi amacıyla tekellüf emsal tıpkı talih.” dedi.

Savunma sanayine yapılan yatırımların son verdiğini anlatan Sebep, “Komşularımızı Türkiye’ye karşı kışkırtmaların arkasında, Türkiye’nin bu anlamda katettiği gelişmelerin bazılarını tasalı ettiğini ortaya koyuyor. Amacımız kimseyi oynatmak değil amma hiç kimseden dahi korkmadığımızı bütün dünyaya göstermektir. Dış politikamızın esası ‘Yurtta hazar cihanda sulh’. 100 sene önceki İstiklal Mücadelesi’ni kazandıktan sonra Gazi Mustafa Eksiksizlik Atatürk ve kurucu iradenin ortaya koyduğu politikayı tığ zaman de benzeri şekilde sürdürüyoruz.” diye niteleyerek konuştu.

Sebep, aut politikada dostların artırılması, düşmanların azaltılması hedefiyle cereyan edildiğine vurgu yaparak bölgede huzurun, barışın, refahın sağlanması amacıyla haddinden fazla pahal mesai harcandığını dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bizatihi Ukrayna- Rusya arasındaki savaşın bitirilmesi için nazik gayretler gösterdiğine değinen Sebep, “Hava değişiminden tutun orada 26 milyon ton tahılın kıskaç içerisinden alınması, gerekseme sahiplerine dağıtılması ve henüz birçok hususta kolaylaştırıcı ve arabulucu rolümüzü hiçbir hesap betik içinde olmadan yapıyoruz. Ama Gün Batısı ülkeleri hakeza değil. Garp ülkeleri maalesef iki yüzlü davranıyor. Savaşa katılmıyor ama savaşın devam etmesi, masum insanların sili çocukların ölmesine izleyici kalıyor. Acımasız ambargolarla insanların hayatını karartıyorlar. Parayı, gelişmişliği, teknolojiyi silah kendisine kullanıyorlar. Nedeniyle bu beyin, hiçbir ant ne lehçe hangi bile global barışı, kardeşliği sağlamaz.” şeklinde konuştu.

Sebep, Türkiye’nin karada ve Mavi Vatan’üstelik menfaatlerini en üst düzeyde arkalamak için canla başla çalıştığını vurgulayarak Türkiye’nin sınırlarına sığacak kadar siftinlik olmadığını, geçmişten mevrut sorumluluğunun olduğunu anlatım etti.

Türkiye’nin bulunduğu coğrafyada hayat dolu durması gerektiğini, bunun birlikte yolunun kamer münhal bayrağın altında bire bir ve kardeş olmaktan geçtiğinin altını çizen Saika üniversite öğrencilerine ara sıra tavsiyelerde bulundu.

“20 yıl içinde 100 yıllık altyapı açığını kapattık”

Yıldırım, üniversite yıllarının kızıl mesabesinde olduğunu, dolu komple yaşanması gerektiğini, dünyanın çok çabuk değiştiğini, yapılan bire bir araştırmaya bakarak bilinen mesleklerden yüzdelik 70’inin gelecek 20 yılda kaybolacağını aktardı.

Teknolojinin getirdiği gelişmelerin ongun takip edilmesi gerektiğini dile getiren Yıldırım, bilişim, toplumsal iletişim araçları şirketlerinin acun devleri arasında meydan aldığını kaydetti.

Gençlere kendilerini her alanda donanımlı ayla getirmelerini tavsiye mektubu eden Saika, 29 Ekim’den itibaren Cumhuriyet’in 100. yılına “selam” denileceğini belirtti.

Sebep, Cumhuriyet’in ikinci yüzyılına başlanırken önce yüzyıldan elde edilen kazanımların esas alınarak vizyonu, hayalleri yeni baştan geliştireceklerini kaydetti.

Genel seçimlerin yapılacak olması zımnında 2023’ün ayrı aynı öneme de cemaat olduğuna dikkati çeken Saika, yeni yüzyılın Türkiye’nin, Türklerin yüzyılı olacağını ifade etti.

Türkiye’nin yaptığı yatırımlarla dünyada öne çıktığını anlatan Yıldırım, “Bu, Türkiye’nin geleceğinin haddinden fazla daha ak pak, çokça elan sunturlu günlere, yıllara mehtaplı olduğunu gösteriyor. Türkiye’nin bölgede bu büyüklüğünde acul fark edilmesi, güçlenmesi bazılarını erinçsiz ediyor. Varsın, tasalı olsunlar. Onların keyfine bakarak akıntı edecek değiliz. Bizim amacımız vatandaşımızın mutluluğudur, yaşam kalitesinin artmasıdır. Bu tatlılıkla çalışıyoruz. 20 yıl zarfında 100 almanak altyapı açığını kapattık. Zaman dost-düşman hep, Türkiye’nin defa altyapılarını, çıpa yollarını, havalimanlarını gıptayla izliyor ve balaban tıpkısı sükse öyküsü olduğunu dilden dile anlatıyor.” ifadesini kullandı.

Yıldırım, bakir yüzyılda gençlere şişman sorumluluklar düştüğünü sözlerine ekledi.

“Kız çocukları okusun diye mesai verenlere haddinden fazla teşekkür ediyorum”

Düzce Valisi Cevdet Atay dahi yeni eğitim bilimi döneminin berceste olmasını diledi.

Öğrencilere seslenen Atay, “Ailenizi unutmayın. Buraya yıpranmamış geldiniz. Sizi gönderen, buraya getiren ailelerinizi hiçbir antlaşma unutmayın. Onları baş tacı edin. Herhangi Bir ahit kazanırsınız.” dedi.

DOĞRU Parti Umumi Model Avrat Kolları Başkanı Ayşe Keşir ise özlük kuşağındaki kadınların çeşitli nedenlerle eğitime erişmekte zorlandığını anlattı.

Erişilebilir tıpkı eğitim bilimi olmadığından yasaklı dönemler yaşadıklarını dile getiren Keşir, “Fakat zaman haddinden fazla şükür; ülkemiz üniversite çağındaki kız çocuklarının yüzdelik 49,5’i üniversiteye gidebiliyor. O anlamda ego özellikle merhum babam başta kalkışmak üzere hele kız çocukları okusun diye niteleyerek faaliyet veren esas babalara, ebeveynlere, hocalara, değişmeyen vericilere çokça teşekkürname ediyorum. Sayın Cumhurbaşkanımızın bu konuda son rütbe kararlılığı üstelik aşikar. Hem cinsiyetler arası hem toplumsal yapılar arası eşitsizliği gideren eğitimdir. Sunu önemli vesile eşitliği aracıdır.” şeklinde konuştu.

Düzce Şehremini Faruk Özlü, darülfünun döneminde katıldığı konferanslarda balaban benzeri yazarın kendisine verdiği tavsiyeyi anımsatarak öğrencilere seçkin yaptıkları işte arz iyisi olma çabasında bulunmalarını önerdi.

Üniversite eğitimi amacıyla Düzce’yi yeğleme fail öğrencilerin çok doğru benzeri tercih yaptıklarını tamlayan Özlü, kentin güneyinin yaylalarla kaplı olduğunu, kuzeyinin ise zaman ve deniz açısından iri zenginlikler içerdiğini anlattı.

Rektör Prof. Dr. Nedim Sözbir, 2006’de kurulan Düzce Üniversitesinin eğitimi, ilmî çalışmaları ve bölgesel kalkınmaya olan katkılarıyla bölgenin vukuf, kültür ve görüşme merkezi haline geldiğini kaydetti.

Share: