Türkiye Cumhuriyet Form Bankası (TCMB) Başkanı Akan Yıldız Kavcıoğlu, enflasyonun indirilmesi noktasında talebi baskıcı kararlar yerine üretimi artırıcı kararları almayı seçtiklerini belirterek, “Dolayısıyla repo indirimlerini bu noktada kısaltmak gerekiyor.” dedi.

Kavcıoğlu, Model Bankası İdare Merkezi’nde planlı yılın dördüncü Şişkinlik Raporu Brifing Toplantısı’nın arkası sıra ekonomistlerin ve matbuat mensuplarının sorularını yanıtladı.

Bankaların karlarındaki artışa yönelik soru konusunda Kavcıoğlu, bankalar birlikte hak sektörün da karlarının yükseldiğine bel etti.

Bu durumun devlet ekonomisinin hangi kadar cıvıl cıvıl olduğunu gösterdiğini aktaran Kavcıoğlu, şu değerlendirmede bulundu:

“Doğruluk kısım ve bankaların bilançoları hayat dolu. Karlılığın efdal olmasının bazı nedenleri bahis konusu. Bu yıla has diyebiliriz amma önümüzdeki dönemde daha kararlı şekilde bankaların karlılığı devam edecek. Türkiye’da tam sektörlere bakınca şu an geçerli hesaplı modelin müspet serencam verdiğini görüyoruz. Geçtiğimiz dönemde yaşanan kırat atakları ya üstelik para şişkinliği ortamından firma ve bankaların hangi kadar zıt etkilendiğini düşündüğümüzde nema politikamızın, aldığımız tedbirlerin gerçeklik göz ve bankacılık sektörünü hangi büyüklüğünde güçlendirdiğini açıklayan bilançolarla haddinden fazla kesin görüyoruz.”

Hazne ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin bankacılık sektörüyle yaptığı toplantıya katılmamasına ilişik soruya de cevap veren Kavcıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Toplantıdan haberim var. Sayın Bakanımızın koordinasyonunda bu konularla ilgili toplantıları haddinden fazla kalın yapıyoruz. Zaman üstelik Mali İstikrar Komitesi var. Bu toplantıdan muhit ihtimal katılamayacağım. Şimdiden söyleyeyim, ayrıksı şekilde yorumlamayın. Ben bile bu tuhaf toplantılara katılıyorum, Bakanımızın eşgüdümünde, BDDK’mız, Borsamız, SPK, bilcümle arkadaşlar şu zaman uyguladığımız Türkiye Tutum Modeli’ni ve ekonomiyle ilgilendiren eksiksiz kararları birlikte alıyoruz, gelişigüzel karar veriyoruz, birlikte tartışıyoruz. Dünyalık Politikası Yerleşmiş (PPK) ve Enflasyon Raporu haftasına geldiği için bu 2 hafta süresince seçme toplantıya paydaşlık etmiyoruz. Esbak maliye bakanları döneminde da tek bakanın toplantısına, Minval Bankası başkanının katıldığına rastlamadım. Esbak toplantılarda dahi olmuyordu. Bunu tartışma konusu fethetmek ve benzeri molekül yoklamak haddinden fazla akıllıcasına değil. Katılabilirdim üstelik. Bu süreçte dışardaki toplantılara ortaklık etmiyoruz. Sayın Bakanımız bunu vacip görürse katılırım. Benim katılmamı gerektirecek tıpkısı toplantı değil. Zımnında tıpkısı sav görmüyorum. Sayın Bakanımız vacip gördüğü değme toplantıya nida kırat ve tığ bile katılırız. Şu anda o anlamda koordinasyon ve gelişim birliğinde, politikaların uygulanmasında tek takı yok.”

Kavcıoğlu, Rusya’nın Başlangıç ifa sistemine ilgili çalışmaların bitmeme ettiğini bile anlatarak, “ESAS kartla ilgilendiren dahi gelişmeler kabil, onu bile doğrusu açıklarız. Şu anda haddinden fazla izah yapacak tıpkı genişlik bahis konusu değil. Turistlerin Türkiye’deki harcamalarıyla ilişik bire bir sorumluluk yok. Moskof turistlerin dışında birlikte bir güruh turist geliyor. Tümce istediği yöntemi evvelce, akçe kullanıyor. SAKSI kartın cirosu çok balaban cirim değildi. Öyle çok turizmi etkileyecek, Acımasız tarafıyla bizim aramızdaki turizmi etkileyecek aynı miktar değildi.” ifadesini kullandı.

“Türkiye çok makul yolda”

Türk bankacılık sisteminin haddinden fazla ruhlu olduğunu tamlayan Kavcıoğlu, sektörün değme rasyosunda bankacılık sektöründe sistemik risk tevlit riskinin muvaffakiyetsiz olduğunu vurguladı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın erte “Türkiye Yüzyılı” vizyonunu paylaşacağını anımsatan Kavcıoğlu, şunları kaydetti:

“Tığ 100 yılı planlarken Türkiye’nin 10 almanak senedini, 5 almanak tahvilini almakta kimesne keder etmesin. Hazinenin 20 almanak borçlanmaya çıkması gerektiğini düşünüyorum. Türkiye, bundan sonra uyguladığı konuşu modelle, bugün değil gelecekteki tereddütleri bile ortadan sarmak üzere. Uyguladığımız, istihsal, envestisman ve istihdam politikası, en akıllıcasına politikalardan tıpkı tanesi. Uyguladığımız politikada benzeri kararsızlık yaşanmasını doğru bulmuyorum. Hakeza öz birlikte aldığımız tedbirlerle söz konusu değil. Bu alanda bir tereddüt yaşamaya ister bulunmayan. Türkiye’nin buradan ansız dönüşü bile söz konusu değil. Türkiye bundan sonra çokça akla yatkın yolda ve akıllıcasına politikalar uygulayarak önünü görüyor, önündeki 100 yılı planlıyor. Tereddüdü olan ihvan türlü. Tığ çokça açık şekilde inanarak uyguluyoruz, sistem inansın. Türkiye çok kesin şekilde planladı ve yürüyor. Serencam almaya başladık.”

“Kırat korumalıdan çıkışlarda risk görmüyoruz”

Kavcıoğlu, düzey korumalı mevduattan çıkışlara yönelik soru konusunda bile kurdaki istikrarla seviye korumalı yatırım uygulamasının tıpkı şekilde sonlanacağı noktaya makul gidileceğini söyledi.

Bugüne kadar uygulamanın çok kalburüstü sürdüğüne dikkati çekici Kavcıoğlu, şu ifadeleri kullandı:

“Türkiye’nin ürem oranları, takkadak siyaset faizi değil, tahvil, DİBS, Hazne faizleri, emniyet faizleri, tevdiat faizleri bütünü yöntem faizine yakınsayarak sonuç 5 yılın arz bağan rakamları haline geldi. Kurla beraber sağlanan istikrarla bu arada enflasyonun bile geleceği kayran adım adım görülmeye başlamıştır. Meşbu şekilde kurun istikrara kavuştuğu, para şişkinliği ve faizlerin düştüğü ortamda seviye korumalıda kendinden çıkış belgesi olacak. Düzem korumaya girişler da çıkışlar dahi fazla oluyor. Çıkışların büyük kısmı dövize çıkmıyor. İnsanlar ve firmalar ihtiyaçlarını eğlemek için öz dövizini buyurmak zorunda kaldığı için düzey korumalıdan çıkıyor. Onun dışında daha bol repo bulacaksa borsa evet birlikte ara kazanç üzere gayrimenkul neyse dövizin dışında almaşık araması, apayrı yatırımlara gitmesi makro gelişme. Bu dahi kırat korumalının hangi kadar muvaffakiyetli yürütüldüğünü gösteriyor. Kur korumalıdan çıkışı üstelik bu şeklide koymak geçişsiz. her riziko görmüyoruz orada.”

Başkan Kavcıoğlu, seçim sürecine kadar yürütülecek repo politikasına ilişik soruya ise şu yanıtı verdi:

“Ürem noktasında PPK metinlerinde bir öngörü yapıyoruz. Onun dışında faizle ilişkin öngörüde bulunmamız akıllıca değil. Ne rapor ettiysek o. Önümüzdeki dönemde aldığımız kararlara koşut indirimden bahsettik. Ondan sonrakini gelişmeler, çevre, rastgele öz belirler. Sabık yıl da muayyen süre indirdik, sınırlı süre durduk. Etraf şartları beraberinde araştırı ekibimiz gelişmeler konusunda temas çağ malumat ağırlıklı kendisine bizi besliyorlar, o çerçevede almamız müstelzim kararları alıyoruz. Ama şunun altını çizmek lazım. Enflasyonun indirilmesi noktasında biz talebi kısıtlayıcı kararlar yerine, üretimi artırıcı kararları almayı seçtik. Dolayısıyla faiz indirimlerini bu noktada gidermek gerekiyor. PPK kararlarımız da bu söylediğim cümlenin eşliğinde şekillenmektedir.”

Bankacılık sektöründeki risklerin takibinin yasal adına zorunlu olduğunu ve herhangi bir risk durumu için tedbirin filhakika alındığını vurgulayan Kavcıoğlu, “Türkiye bankacılık sektörünün bu kadar yaşayan olduğu benzeri noktada temas riskten temas etmek sisteme uymazlık verir diye niteleyerek düşünüyorum.” dedi.

(Sürecek)