Gidiş Geliş Kazasında Yaralanan Kolunu Doktorun İlgisizliği Yüzünden Kaybettiğini Öne Süren Vatandaş, Hekim ve Hastane Çalışanları Üzerine Cürüm…

GENÇAĞA KARAFAZLI

Rize’da 14 ay ilk geçirdiği trafik kazasında kolundan yaralanan ve tedavi üzere gittiği Karadeniz Maharet Üniversitesi (KTÜ) Farabi Hastanesi’ne doktorun ilgisizliği yüzünden kolunu kaybettiğini öne süren Avni Zayıf (67), doktor ve şifahane çalışanları hakkında yanlışlık duyurusunda bulundu.

Rize’nin Muamele ilçesinde sabık sene ekim ayında geçirdiği trafik kazası sonrası Rize’da kâin Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi (RTEÜ) Terbiye Araştırı Hastanesi’nde yeterli tedavi imkanları bulunmadığı için KTÜ Farabi Hastanesi’ne yönlendirilen Avni Zayıf adlı yurttaş, burada memur plastik operatör Prof. Dr. Ü.N.K.’nın kendisiyle yeterince ilgilenmediği ve bu nedenle 14 aydan beri aynı sürü operasyon geçirmesine karşın kolunu kaybettiğini argüman etti. Avni Sıska, yaşadıklarını şöyle anlattı:

“ÜÇ HAFTA KİMSE YANIMA GELMEDİ”

“Ben, 26 Ekim 2021’bile gidiş geliş kazası geçirdim. Trabzon’üstelik Karadeniz Maharet Üniversitesi Farabi Araştırı Hastanesi’nde müdahale yaptılar, akşam 03: 00’te ameliyattan çıktım, sabahleyin 08: 00’bile kaka Ü.N.K. Satış yoluyla taburcu edildiğimi söylediler. Ortopedi doktoru, kolum degaje kötü olduğu amacıyla, ‘Bu şekilde eve gidemez bu parasız’ diye beni özlük ortopedi servisine aldı. Olaydan sonradan ikinci hafta bir henüz cerrahi müdahale yaptılar, zira benim kolum parçalı kırık olduğu üzere ölmüş dokular vardı. Ölü dokular çürümeye başlıyor, çürümeye başladığı antlaşma hep kolu sardı, kapkara oldu. Üç hafta kimesne yanıma gelmedi.

“GİTTİĞİ YERE BÜYÜKLÜĞÜNDE GÖTÜRECEĞİZ”

Burada alakasızlık vardı ve başka sayrılarevi var mı diye araştırmaya koyulduk. Eksantrik hastaneye gittik, bize ‘Bu kolu o hastaneden diğeri (KTÜ) iyileştiremez, oradan dışarı çıkmayın’ dediler. Tığ da bunaldık, nereye gidelim diyerek. Tıpkısı yakınımı Trabzon’a, Ü.N.K.’ya gönderdik. N. Satma ‘Gel görüşelim’ dedi, gitti. Yakınım ‘Hastanede sayrı yatıyor Avni Zayıf’ deyince hekim K., ‘Ego onu bir numara bölüm taburcu ettim, git beni meşgul ika, işim var benim’ diyor. Ağız Ağıza esasen savdı. O devir, bizim başımıza gelen başkasının başına gelmesin diyerek şikayette bulunduk. Şu anda mahkemelik olduk. Gittiği yere kadar götüreceğiz. Benim ayağımda pıhtılar oluştu. Henüz önceki hekim yüzü gördüğüm yoktu, şeker hastası oldum, demincek ortaya bundan sonra.

“KOLUMDA KEMİK AÇIKTI, KÖKENINDEN İLGİLENMEDİLER. İSTANBUL’A GİTTİM, ORADA YAPTIRDIM AMELİYATI”

Kolumda kemik açıktı, esasen ilgilenmediler. İstanbul’a gittim, orada yaptırdım ameliyatı en son. Şu anda iyi halk ve dal görev yapmıyor. Bana geçmiş evvel ‘Yüzde 20 kayıpla fariza yapacak’ demişlerdi. Sonra asistanı gönderiyorlar, ‘Kolun aksesuar üzere kalacak, tek kullanamayacaksın’ diyor. Yani ‘gitsinler’ diye niteleyerek zorluyorlardı beni. Hastaneden gideyim diyerek zorluyorlar, nereye gideyim? Irsal yapmıyorsun, nereye gideyim? Inkıta riski yok bile kullanamıyorum aha. Bukağılık, dirsek çalışmıyor. Recep Tayyip Erdoğan Hastanesi’nde, bundan periferi çıkan hastalıkları otama etmeye çalışıyorlar şimdi. Buraya geldiğim ahit plastik ameliyat olmadığı için Trabzon’a sevk etmişlerdi zaten. Ilk buraya gelmiştim, geçmiş engelleme yapıldı. Burada plastik ameliyat bulunmayan. bir tane var, o da operasyon yapamıyor, ekibi bulunmayan.”

“PSİKOLOJİMİZ BOZULDU, PSİKOLOJİK TEDAVİ GÖRÜYORUZ”

Yaşanan boşlama süreci yüzünden eşinin afiyet sorunlarının her an arttığını ve 14 aydır hayatlarının altüst olduğunu, bu süreçte başkalarının üstelik mağdurluk yaşamaması üzere hukuken sonuna büyüklüğünde gideceklerini tabir eden Avni Kuru’nun eşi Dursune Sıska ise şunları söyledi:

“Trabzon Farabi Hastanesi plastik ameliyat doktoru Ü.N.K.’dan hava biz Trabzon’a gittiğimizde bize ‘Yüzde 20-30 ihtisas kaybı olacak’ dendi ama biraz dolaşma sonra gelip dediler kim ‘Kolu aksesuar namına kalacak’. Biz, ne yapacağımızı şaşırdık. Eşim ruh bilimsel adına yıkıldı. Biz benzeri şekilde, psikolojimiz bozuldu, ruhsal tedavi görüyoruz. Şu 14 ayda hayatımız allak bullak oldu, tamamen mahvolduk. Benim eşimin tek şeyi yoktu, gemilere giden bir adamdı, esenlik durumu çok iyiydi. Amma bu olaydan sonra N.K. bizi mahvetti. Ağız Ağıza mahvetti, anca hakeza değil.

“ORTOPEDİ DOKTORUMUZ BİZE SAHİP ÇIKTI”

14 aydan beri hastanelerdeyiz. Eşim demincek da şeker hastalığı hastası oldu. Göl Ayağı damarlarında pıhtı oluştu, çok antibiyotik kullanmaktan. Bize tek demet göstermedi, evvel günden taburcu etti. Iyi olsun, ortopedi doktorumuz bize eş imdi, bu şekilde vicdanı akseptans etmedi, ‘Eve gidemez’ diye bizi o tuttu. Dal çürümeye başladı. Yazıldı, ‘Branş çürüyor’ diyerek, hiç engelleme etmedi. Üç hafta süresince bizi orada süründürdü. Hastane köşesinde bizi süründürdü. Ondan sonra hangi ahit kim biz şikayette bulununca ‘Ne alım satım, o benim hastam’ dedi. Ayrımsız üstelik ‘Alerjisi olduğunu söylemediler’ diyor. Dalavere söylüyor. Alerjisi olduğunu eşim, çorlu yatarken kağıdını verdi, zira cebinde taşıyordu alerji kağıdını. Bu şekilde bizi mahvetti, uğraştırdı perperişan olduk. 14 aydan beri halen elan uğraşıyoruz, benzeri sonuca varamadık. Durumu çok kötüydü, kolu ağız ağıza çürüdü, mezardan kalkan benzeri insanın kolu nasılsa o şekilde çürüdü. Âdeta mahvolduk, ailece mahvolduk, vakit kaybetmeden tığ değil gençler üstelik mahvoldu. Halen elan uğraşıyoruz, tamamıyla onun yüzünden. Bizim canımızı yaktı, başkalarının canını yakamasın diye sonuna kadar gideceğiz bu işte. Maddesel, manevi sonuna kadar uğraşacağız, kararımız budur.

“HASTALIKLARIN HEPSİ BU KAZADAN SONRALARI OLDU”

Şu dakika fasılasız antibiyotik aldığı üzere eşim sağlığından oldu, ayaklarında pıhtı oluştu. RTEÜ Yetişek Araştırı Hastanesi Onkoloji Servisi’ndeyiz, o yüzden buraya yatırdılar. Buradan çıkınca üstelik kardiyolojiye gideceğiz, ayakları üzere. Hakeza bu şekilde uğraşıyoruz. Hastalıkların kâffesi bu kazadan sonradan oldu. Âdem taş gibiydi, tıpkı yıl ilk gemilere gidiyordu, tek sorunu namevcut, hayatta doktor yüzü görmemişti. Fasılasız çıkar yol kullandığı için mahvoldu. Çokça keskin durumdayız. Yetkililerden isteğimiz, eller bizim düştüğümüz duruma düşmesin. Biz bu duruma düştük, başkası düşmesin.”

“HASTANENİN ORTASINDA KENDİ KADERİNE AYRILMA ETMİŞLERDİR”

Zayıf Ailesi’nin avukatı Av. Seyyid Hasan Öztürk, savcılığa verdiği duyurma dilekçesinde, Avni Arık’nun hastanenin acil servisinde 4 saat teskere üstünde bekletildiğini öne sürerek şunları kaydetti:

“Ameliyatın sonrasında plastik ameliyat doktoru çirkin Ü.N.K., müvekkili taburcu etme kararı vermiştir. Fakat bildiğimiz kadarıyla ortopedi doktoru K.Ö., müvekkilin kolunun yakından izleme edilerek herhangi bir gün pansuman yapılması gerektiğine değişmeyen vermiş ve bu kararını bed Ü.N.K.’ya iletmiştir. Münasebetsiz Prof. Dr. Ü.N.K.’nın Dr. K.Ö.’nün kararını akseptans etmemesi üstüne müvekkilin ortopedi servisine yatışı verilmiştir. Ancak 26 Teşrinievvel 2021-15 Teşrinisani 2021 tarihleri beyninde hangi plastik cerrahi bölümü hangi bile ortopedi bölümlerindeki doktorlar, müvekkil ve yakınlarının tekmil ısrar ve yakarışlarına karşın müvekkili hastası olarak görmemiş; müstelzim bandaj, hizmeti göstermemiş, elden 3 günde aynı pansuman geçmek suretiyle adeta müvekkili hastanenin ortasında kendi kaderine ayrilma etmişlerdir. Yukarıda belirtilen 20 günce proses içerisinde bilerek ihmal edilen müvekkil, hoppadak 4 Kasım 2021 tarihinde kolundaki etlerin çürümeye başlaması sebebiyle ameliyata alınmış, fakat yapılan cerrahi müdahale maksut sonucu vermemiştir. Avukat olarak cesaret edip tamamına bakamadığım ve dilekçemiz ekinde sunduğumuz yılgı verici fotoğraflar ve görüntülerden anlaşılacağı amacıyla, 15 Kasım 2021 tarihinde müvekkilin kolu, kasten yapılan ihmaller zincirine dönüşen eylemler sonucunda çıktı neredeyse tamamen çürümüş ve kemikleri gözle görünür arkaç gelmiştir.

“TEDAVİ YERİNE SORUMLULUĞU KENDİ ÜZERLERİNDEN ATMAK AMACIYLA BİRTAKIM GİRİŞİMLERDE BULUNMUŞLARDIR”

15 Teşrinisani 2021 tarihinde kaba Ü.N.K’nın asistanı Dr. B.H., müvekkilin yanına mevrut ve 26 Teşrinievvel 2021 tarihinden beri plastik cerrahi polikliniğinden tıpkısı doktor ilk defa müvekkile izah yapma ihtiyacı hissetmiştir. İlk operasyon sonrasında müvekkilin kolunun sunma fazla yüzdelik 15-20 oranında kullanım kaybı olabileceği belirtilmişken yapılan bilgilendirmede Dr. B.H., müvekkilin kolunu artık yemeden içmeden aksesuar namına kullanabileceğini belirtmiştir. Aldığı bu haberle tabiri caizse başından aşağı çağlayık sular dökülen müvekkil ve yakınları, sayrılarevi aracılığıyla yapılan ihmalin hangi mertebe kısık olduğunu daha çok ağız ağıza alacak etmişlerdir. Alerjisinin olduğu hastaneye evvel yattığı tarihinden beri bilinen müvekkile, 15 Teşrinisani 2021 tarihinde operasyon edileceği bildirilmiş olmasına rağmen vacip alerjik testlerin yapılmadığı gerekçesiyle müvekkilin ameliyatı halel edilmiştir. Yapılan ihmaller zincirine karşın şifahane doktorları, gelinen durumda bile otama hesabına sorumluluğu zat üzerlerinden atmak üzere bazı girişimlerde bulunmuşlardır.

“PLASTİK CERRAHİ DOKTORLARI EVİNE ERTELEMEK İSTEDİ”

Bu kapsamda 16 Kasım 2021 tarihinde Dr. K.Ö., müvekkile, kendisini ortopediden taburcu edeceğini ve plastik ameliyat kliniğinden termin alarak oradan yine yatış yapması gerektiğini belirtmiştir. Fakat 17 Teşrinisani 2021 tarihinde plastik cerrahi doktorları, müvekkile, eve gitmesini, gelişigüzel zaman polikliniğe gelerek pansuman yaptırmasını, alerji bölümünden bilgi geldiğinde bağışıklık bilimi bölümüne yatışının yapılacağını, yatış sonrasında günde iki devam kalkışmak üzere bütün 11 reçete denemesinin yapılacağını, ancak altıncı günün böylece yapılan denemeler biteceğinden hava, sonrasında SBÜ Trabzon Kanuni Terbiye Araştırı Hastanesi’hangi gönderme edilerek berbat Prof. Dr. Ü.N.K.’nın ayarladığı bir doktora gitmesi gerektiğini söylemiştir. Durumu öğrenen Dr. K.Ö., plastik ameliyat doktorlarının bilakis müvekkilin bu halde eve gidemeyeceğini ve her çevrim hastaneye pansumana gelemeyecek durumda olduğunu belirterek müvekkili taburcu etmemiş ve 18 Teşrinisani 2021 tarihinde müvekkilin immünoloji servisine yatışını vermiştir.

“ÇEKTİĞİ AĞRILARDAN DOLAYI PSİKOLOJİSİ BOZULAN MÜVEKKİL, ARTIK PSİKİYATRİK DESTEK ALMAYA BILE BAŞLAMIŞTIR”

Binnetice 29 Kasım 2021 tarihinden itibaren plastik ameliyat aracılığıyla çağ lüks ameliyata alınan müvekkil, kolundaki iltihabın çekilmesi amacıyla bir aygıt asılmak suretiyle peş peşe 13 cerrahi müdahale henüz olmuştur. 13. ameliyatında iltihabı eksiksiz yerine kurumamış olan müvekkilin kolundaki açıklığı kapatmak için bacağından kap içerlemek vasıtasıyla koluna ten nakli yapılmıştır. Daha sonraları taburcu edilen müvekkil, daha sonra gine cerrahi müdahale olmuş, faaliyetler sırasında kolunun kesilmesi ile kolundan yangı akmıştır. Bu ameliyatı gerçekleştiren Dr. K.Ö, cari iltihabın kullanılmamış olmadığını, koldan kıvılcım alınacağını ve iltihap cihetiyle hastanede kalması gerektiğini belirtmiş ve 14 April 2022 tarihinden bugüne sincap müvekkilin tedavisi hastanede bitmeme etmiştir. Tam bu süreçte çektiği ağrılardan âlem psikolojisi bozulan müvekkil, bundan sonra psikiyatrik bindi almaya üstelik başlamıştır.

“ŞÜPHELİ VE TESPİT EDİLECEK DİĞER ŞÜPHELİLERİN OLASI KAST İLE YARALAMAYA SEBEBİYET VERMEK SUÇUNDAN YARGILANMASINI TALEP VE SUNU EDERİZ”

Müvekkilin kolunun 4 Teşrinisani 2021 tarihinde evinsiz el altında filhakika çürümeye yüz tuttuğu, şüpheliler vasıtasıyla yapılan cerrahi müdahale ile bilinmekteydi. Buna rağmen şüpheliler, müvekkilin tedavi ve pansumanını aksatmış, 29 Son Teşrin 2021 tarihine büyüklüğünde tek faaliyetler yapmamışlardır. Ayn bakarak göre yapılmayan müdahaleler sonucunda müvekkilin durumu ağırlaşmış, kolundaki sakatlık oranı artmış ve yaşananlar sonrasında müvekkil psikolojik tedavi görmeye başlamıştır. Yukarıda meydan sunulan ayrıntılı anlatımlar sonucunda, olayın beklenir kasta laf eylemler ile gerçekleştiği sabit olup, berbat ve tayin edilecek gayrı şüphelilerin beklenen kast ile yaralamaya sebebiyet yöneltmek suçundan yargılanmasını dilek ve en ederiz.”

TUTKUN İLE İLGİLENMEME DURUMU, HİÇBİR ZÜĞÜRT İÇİN MÜMKÜN DEĞİLDİR”

ZÜMRÜDÜANKA Veri Ajansı, Prof. Dr. Ü.N.K.’ya hakkındaki suçlamaları sordu. Olayın tıpkı sene önce yaşandığını ve suçlamaları kabul etmediğini ifade eden Ü.N.K., şunları söyledi:

“Konuyla ilişkin üniversiteye yanıt geldi hem CİMER’den hem yönetsel mahkemeden, beni suçsuz buldular zaten. Ayrımsız buçuk sene esbak mesele, hala tıpkısı şekilde bunu yine yazdırmaya çalışıyor olmaları çok ilginç, çıkarmak olabilir değil. Bununla ilişik bibi bir madde yazıyor olmaları çokça terbiyesizce, haddinden fazla kusur. Elinin halini nerelerden nereye getirmiş olduğumuz ayrımsız pozisyonda bibi beni suçluyorlar. Hasta yakınının argüman ettiği kabil bir görevi kötüye kullanma, boşlama ve hastanın dirimsel riski bahis konusu değildir. Bu darülfünun, terbiye ve araştırma hastanesidir ve seçme marazlı ister özel olsun lazım olmasın, hocaya danışılır ve hocanın bilgisi ve oluru ile operasyon edilir. Kaldı kim marazlı ile ilgilenmeme durumu, tek züğürt amacıyla benzer değildir. bahis konusu hastanın pansuman gayeli yapılan bütün ameliyatlarına ve kap grefti (aşısı) ameliyatlarına şahsen zevcelik etmiş bulunmaktayım. Sizlere vesaik sunacağım, bakar değerlendirirsiniz.”

Share: