Malatya Eczacılar Odası Başkanı Ebru Sönmez, Keyif Bakanlığı’nın aralıkta 1,8 milyon, ocak ayında ise 3,1 milyon ilacı piyasaya sürdüğünü belirterek, “Tutkun sayısı çok fazla, ilaçlar de benzeri o büyüklüğünde birkaç. Piyasaya tılsım sürüldü, önceleri bize 1-2 şerha geliyordu, demincek 3-4 tane geliyor. Ati bu 200 kutu ilacı vakit kaybetmeden hafta sonu nöbetinde eritirim. Şu zaman bu piyasaya sürülen ilaçlar, maatteessüf banko hastalarımızın reçetelerini karşılamıyor. Esasta sıkıntımızda burada başlıyor. Belki az buçuk sıkıntıyı hafifletecektir ama aynı hal olmayacaktır” dedi.
Malatya Eczacılar Odası Başkanı Ebru Sönmez, Afiyet Bakanı Fahrettin Koca’nın açıklamasında bir milyon 800 bin ilacın meyan ayında, 3 milyon 100 bin ilacında karı ayında piyasaya sürüldüğünü söylediğini anımsatarak, “Bu açıklama antibiyotik şuruplarla ilgiliydi. Başka gruplarda bile nasıl piyasa sürülme vardır amma Türkiye’de 25 binden çok eczane var, tıpkı milyon 800 bin ilacın eczanelere dağılımı 75 kutu antibiyotik. Bu 75 kutu eczanenin aynı nöbetinde biter hatta nöbette birlikte yetmez” diyerek konuştu.
“PESTIL SAYISI AŞKIN İLAÇ BIRKAÇ”
Sonuç aylarda grip vakalarında vahim aynı artışın olduğunu ve Malatya merkezde gözcü olan 5 eczanede bahir yaşandığını dile getiren Sönmez, şunları söyledi:
“Züğürt sayısı çok aşkın, ilaçlarda bir o büyüklüğünde beş altı. Piyasaya çare sürüldü, önceleri bize 1-2 çıngı geliyordu, şimdi 3-4 çıngı geliyor. Daha bize 75 kutu antibiyotiğin geldiğini söyleyemem. Şu zaman amacıyla anca tıpkı rakam yok. Piyasaya sürülmüştür amma çıkar yol tevzi kanallarına gelmesi biraz sürebilir. 3 milyon 100 bin henüz ilacın meydan sürüldüğünü bakanımız açıkladı amma bunu da böldüğümüzde eczane başına 124 şurup düşüyor. Gelecek bu 200 kutu ilacı yalnız hafta sonu nöbetinde eritirim. Şu an bu piyasaya sürülen ilaçlar, maalesef banko hastalarımızın reçetelerini karşılamıyor. Esasta sıkıntımızda burada başlıyor. Ihtimal biraz sıkıntıyı hafifletecektir ama bir çözüm olmayacaktır…
“ECZACI ARKADAŞLARDAN İLAÇ ALARAK BU ÇARK DÖNMEZ”
Bunun birlikte çare yokluklarından yağlık bile tıpkısı çokluk yaşıyoruz. Bana mevrut bire bir tutkun çare bulamayınca diğer eczaneye gidiyor. Bana geldiğinde o ilacı bulabilse ayrıksı eczanede çokluk kaçınan ve hastaları hızlı ayrımsız şekilde eritebileceğiz amma maatteessüf nöbette birlikte derman alışverişi yapmaya çalışıyoruz. Gözcü olan arkadaşı arıyoruz, ‘derman sizde varsa ona bakarak hastayı gönderelim’ diyoruz ya dahi nöbete girmeden önce arkadaşlarımızdan tılsım toplayıp anca nöbete girmeye çalışıyoruz. Böyle yapıyoruz kim hastalara yetebilelim. Nakil suyla değirmen dönmez. Sonsuz devlet dışından tılsım getirtmeye çalışayım evet dahi değişik eczacılardan çare alayımla bu çarkı döndüremeyiz. Buna kesme benzeri hal getirilmesi geçişsiz. Ayrımsız üstelik yol vakaları kalık durumda. Kayseri’dahi bir eczanede ‘ego fasıla beklemem’ diyen ayrımsız hasta yakını hastaneyi birbirine katıp, takat uyguladı. Siz ayrımsız cet yerine akşam çocuğunuz 40 merhale ateşle yanarken antibiyotiği 5 eczane gezip bulamadıysanız gerginlik yaşanıyor. O siniri dahi eczacıdan çıkarıyor. Bizim yaşanan sıkıntıyı aceleci aynı şekilde çözmemiz geçişsiz. Yoksa tıpkısı eczacımız ya da çalışanın hayatına mülk olacak ego bundan korkuyorum. Geriye dönüşü olan sıkıntılar yaşanmadan ilk çabuk ayrımsız şekilde hal üretmemiz gerekiyor. Bakanımız uğraşıyor, 15 Açıklık zammından evvel 2-3 hafta içerisinde ilaçların depolara geleceğini ve hastanın katiyen gittiği eczanede o ilaca ulaşabileceğini, en çok üçüncü eczanede onu bulabileceğini söylemişti amma şu dakika hala hastalarımız 100 sayrılarevi geziyor ama hala o çare bulunmayan. 1,5 kamer geçti. Bakanımızdan geçici değil kalıç bire bir hal istiyoruz. Onun içinde eczacıları muhatap akseptans yazar, eczacılarla masaya oturmayı gerekiyor.”
