Bursa’dan geldi Muş’un biberli köyünde öğrencileri amacıyla soba yakmayı öğrendi

Eğitim meleği Emine sarıklı, köy okulu öğrencilerinin gönlüne dokunuyor

MUŞ Muş’un Aligedik Köyü İlkokulunda 2 yıldır fariza yapan dershane öğretmeni Emine Tunalı, çocukları genişlik iyi şekilde geleceğe alıştırmak amacıyla kül zorluklara sine geriyor.

2020 yılında Muş’a atanan Bursalı hoca Emine Tunalı, merkeze 50 kilometre uzaklıktaki Aligedik köyünde 2 yıldır fariza yapıyor. Vurdumduymaz çocukların geleceği için tekmil zorluklara bağır geren eğitim bilimi meleği Emine öğretmen, günün önce ışıklarıyla servis aracına binerek köyün yolunu tutuyor. Engebeli yolda yapılan yolculuğun arkası sıra çığlık köyüne vasıl fedakar öğretmen, seçkin sabahleyin defa yorgunluğunu kendisini bekleyen öğrencilere sarılarak atıyor. 2 derslikli okulu ısıtmak üzere evvel odun kıran, sonraları üstelik sobayı yakıcı Emine öğretmen, hem yürekleri ısıtıyor hem de anlattıklarıyla çocukları geleceğe hazırlıyor. Teneffüs aralarında çocuklarla baziçe oynamayı de boşlama etmeyen terbiye meleği Emine sarıklı, çocukların gönlüne taht kuruyor.

“Öğrencilerim beni koşarak karşılıyor”

Aligedik Köyü İlkokulunda ikinci yılı olduğunu ve geçen yılı köydeki lojmanda kalarak geçirdiğini anlatan Emine Tunalı, bu sene ise merkezden vürut gidiş yaptığını söyledi. Her dolaşma günün geçmiş ışıklarıyla yola çıktığını ve kilometrelerce kere hatim ettiğini kaydeden Tunalı, “Dağları aşarak buraya varıyoruz. Öğrencilerim için gelişigüzel şeyin değeceğini düşünüyorum. Okula geldiğimde öğrencilerim beni koşarak karşılıyor. Öğrencilerimi görüyor kalkışmak, onlara kavuşabilecek doğmak beni mutlu ediyor. Okula geldiğimde odun kırıyorum, kömür dolduruyorum, sobamı yakıp sınıfımı öğüt işlemeye hazırlıyorum” dedi.

“Buradaki sunma büyük destekçilerim öğrencilerim”

Karye okulunda muallimlik yapmayı çok istediğini ifade eden Tunalı, “Karye çocuklarını haddinden fazla seviyorum. Buraya geldiğimde zorluklarla karşılaşacağımı biliyordum, amma çocukların bana bu kadar destek olacaklarını oranlama etmemiştim. İlk geldiğim devir soba yakmasını bilmiyordum, öğrencilerim bana yardımcı oldu. Onlar benim buradaki en büyük destekçilerim” ifadelerini kullandı.

“Amacım öğrencilerimin gönlüne yemek, domuzuna bir patika sahibi olmalarını hatırlamak”

Öğrencilerine çok derece verdiğini ve gönüllerine dokunarak iyicene iz sahibi olmaları için çabalama sarfiyat ettiğini vurgulayan Tunalı, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Onlar olmasaydı bu büyüklüğünde ruhlu kalabilir miydim bilmiyorum. Seçkin konuda yeryüzü iri destekçilerim öğrencilerim oldu. İlk soba deneyimimde haddinden fazla zorlanmıştım, yakamamıştım. O devir 3 öğretmendik ve üçümüz bile soba yakmayı bilmiyorduk. İlk zamanlar soba acıtmak 2 saatimi alıyordu, ama bu sorunu öğrencilerimle aştım.”

“Ekol tatil olduğu zaman öğretmenimi haddinden fazla özlüyorum”

8 yaşındaki 2. derslik öğrencisi Züleyha Polat ise öğretmenini haddinden fazla sevdiği belirterek, “Okulun hiç tatil olmasını istemiyorum. Dinlence olduğu ant öğretmenimi çok özlüyorum. Büyüyünce hoca doğmak istiyorum” diye konuştu.