Gündeş Yaşamı Destekleme Derneği Sinop Yazıhane Başkanı Bekiroğlu: “Istihlak Toplumu Olduk”

MUSTAFA YORDAMLI

Çağdaş Yaşamı Terviç Derneği Sinop Bölüm Başkanı Âlim Bekiroğlu, “Bizim zamanımızda hepimiz siyah önlüklüydük. Anlaşılan kurallar vardı. Kimin ensesi kalın çocuğu, kimin fukara çocuğu olduğu haddinden fazla anlaşılan olmazdı. Amma demincek tüketim toplumu olduk. Bu nedenle de çocukların standartları çok yükseldi” dedi.

Çağdaş Yaşamı Sübvansiyon Derneği Sinop Yazıhane Başkanı Bilim Adamı Bekiroğlu, derneklerinin faaliyetlerinden bahsederek burs verdikleri öğrencilerin her sabık ahit arttığını belirtti.  Bekiroğlu, “Hayat Şartları zorlaştıkça öğrenciler sayısı arttı ama birlikte burs veren sayısı de arttı. Bizler doğrusu hangi kadar burs veren varsa o kadar öğrenci almaya çalışıyoruz çünkü tığ bağışlarla kıvrak aynı derneğiz. Öğrenci sayımız çokça fazla arttı, yüzdelik 50 oranında arttı” ifadelerini kullandı.

“PANDEMİ BİZE EKSANTRIK BİR AÇILIM SAĞLADI”

Bilim Adamı Bekiroğlu şunları söyledi:

“Tığ genelde sunu iri tanımıyla eğitim bilimi bursları realizasyon ediyoruz. Elan sonraları kadınlarla ilgilendiren, kasaba duyarlılığı ile ilişkin çalışmalarımız var. Hassaten buna hayvan haklarının girdiğini bile söyleyebiliriz. Ben başkan olduğumda biraz mektepli vardı. Henüz bilahare tığ çalışmalarımızı genelde şeffaflık ve kolektif görünürlük üzerinden sürdürdüğümüz için çocuklarımızı gören bunların sonuçlarına bile şahit olan insanlar birbirlerini müspet anlamda etkilediler ve bizim öğrencilerimiz tedricen çoğaldı. Yaşam Koşulları zorlaştıkça öğrenciler sayısı arttı ama birlikte burs veren sayısı üstelik arttı. Bizler elhak hangi kadar burs veren varsa o kadar mektepli almaya çalışıyoruz çünkü tığ bağışlarla canlı ayrımsız derneğiz. Mektepli sayımız çokça fazla arttı, yüzde 50 oranında arttı. Pandemi bize başka ayrımsız sağ açıklık sağladı zira. Biz Cumhuriyet Altını ilkeleriyle, demokrasi ve hukukla bu arada etkinlikler peşindeyiz. Bizden sonradan Türkiye’ye nöbetçiler çoğaltmak istiyoruz ve burs verdiğimiz öğrenciler ile aktiflik çalışmalarımız var. O nedenle öğrencilerin bizimle birebir sabah akşam çalışması gerekiyor. Yoksa Itimat ve Yurtlar Kurumu kabilinden davranırsak Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneğinin içi boşalmış olacak.

“ÇOCUKLARIN STANDARTLARI ÇOKÇA YÜKSELDİ”

Bizim bir numara planda olan amacımız eğitimde fırsat eşitliğini yakalayamamış çocuklara ardı sıra itivermek. Iaşe Etmek. Onlara tıpkı duruş vermek. Onları topluma vermek birinci amacımız. Bizim genel başkanımız şöyle aynı bırakıt bıraktı bize, diyor kim ‘Uzakta demokrasiye, bilime, sanata açgözlü benzeri çocuk varsa katiyen sönemezsiniz, ışıldayacaksınız ta kim son nefesinize büyüklüğünde’. Kapsam günden güne kötüleşiyor. Çocukların birlikte standartları yükseliyor tıpkısı taraftan. Imdi genel ağ marifetiyle, yüreklilik kartı vasıtasıyla aileleri aynı şeylere ulaşıyor kabilinden görünüyorlar. Artısıyla eksi çok bir arada. Bizim zamanımızda hepimiz yağız önlüklüydük. Mahsus aynı kurallar vardı. Kimin ensesi kalın çocuğu, kimin geda çocuğu olduğu çokça galiba olmazdı ama şimdi tüketim toplumu olduk. Bu nedenle üstelik çocukların standartları çokça yükseldi.”

“ÇEKIRDEKSEL SANTRALCI YAPILMASINI AKSEPTANS ETMİYORUZ”

Sinop’ta yapılması planlanan Çekirdeksel Santralci Tesisine ilgili dahi açıklamalarda kâin Bekiroğlu, şöyle konuştu:

“Biz Nükleer Santralci istemeyen kesimi temsil ediyoruz. Biliyorsunuz 86 yılında çekirdeksel santral patladı, Çernobil olayını yaşadık. Ben 87 yılında esas olan birisiyim. O aylar içerisinde çocuğumun sakat olup olmaması beni çokça huzursuz etti. Bu süre içerisinde da devamlı hastanelerde hastalıklı dallar doğdu. Yıllar geçti aradan tıpkısı arkadaşımın çocuğunu hastanede ego aramak zorunda kaldım. Lösemiden tedavi oluyordu. İnanın bana orada tekmil Karadeniz bölgesinden torunlar vardı. 40 günlükten 14 yaşına büyüklüğünde. Bu nedenle asla ve asla istemiyoruz. Bize gerekçeler getiriyorlar. İş sahaları açılacak diyorlar. Müfit asla böyle bire bir şey namevcut. Olmadığını biliyoruz zira tığ bu konuda çok araştırma yaptık. Çernobil’e revan belediye başkanımız bibi atom bombası kadar bire bir etkisi olduğunu ve orada aynı hayatın olmadığını ayrımsız otun da yeşermediğini söylüyorken Sinop kabil ayrımsız yerde turizme kazandırılması düşündüğümüz benzeri yerde aslında tek yerde istemiyoruz amma bu büyüklüğünde burnumuzun dibinde koridorları akıllıca değilken bunun yapılmasını akseptans etmiyoruz.”

Share: