Müzikçi Safiye Soyman, Yüksek Öztürk ile iştirak yöneticisi olduğu belirtilen Berrin Canbolat’ın ayyarlık suçlamasıyla yargılandıkları davada karar verildi.
Eskişehir 1. Ağırbaşlı Ukubet Mahkemesi’nde tanıdık davanın duruşmasına davacılar ile canip avukatları katıldı. Tutuklanmadan yargılanan 3 sanık ise murafaa salonuna gelmedi.
Taraf avukatlarının savunmalarının arkası sıra kararını açıklanan mahkeme heyeti, Safiye Soyman, Üstün Öztürk ve Berrin Canbolat’ı aklanma ettirdi.
Üstün Öztürk’ün avukatı Aysun Cılız, adliyeden ayrılırken gazetecilere yaptığı açıklamada, bunun, davanın müvekkilleri itibarıyla yıpratıcı bire bir süreç olduğunu belirterek “Enstantane sonunda kendilerine istinat edilen iddiaların hepsinin dayanaksız, haksız ve beyninde cürüm dokuma eden gelişigüzel gösteri olmadığı gibi müvekkilim açısından de bu olaya karışmasını, bu olayda adının geçmesini müstelzim değme temel taşı bulunmadığı, yapılan iddiaların tamamen tıraşçı ve nahak yere ve şiddetli oruçlu olduğu tanıtlama edilmiştir.” dedi.
Safiye Soyman’ın avukatı Saz Şairi Gürhan bile Soyman’ın, müşteki firma yerine görünen firmayla değme ilişkisinin olmadığını söyledi.
Gürhan, “Sahibini tanımadığı, yetkilisini bilmediği, rastgele şekilde ticari aksata içerisinde ayrımsız araya gelmediğine ilgili tığ somut delillerimizle gelişigüzel müdrike makamına bilcümle savunmalarımızı, hep delilerimizi ibraz ettik ve yargılama makamı da konkre delillerimizin nazara alarak müvekkilimiz için aklanma kararı verdi.” diyerek konuştu.
Dava süreci
Bilecik’in Bozüyük ilçesindeki ayrımsız alışveriş merkezinde 2016 yılında “Safiye Soyman Tatil Tesisi” adıyla açılan yapılış, ayrımsız müddet bilahare kapanmıştı.
Tatil tesisi amacıyla Eskişehir’deki aynı toptancıdan nişane aldıkları ve parasını ödemedikleri argüman edilen Safiye Soyman, Üstün Öztürk ve şirket yöneticisi olduğu tamlanan Berrin Canbolat karşı firma sahibinin şikayeti konusunda sormaca başlatılarak savca hazırlanmıştı.
Soyman ve Öztürk iddianamede meydan düzlük ifadelerinde, tatil tesisi şirketiyle reklam yüzü ve isim hakkı yerine anlaştıklarını, gelişigüzel ticari alışverişte bulunmadıklarını ileri sürmüştü.
İddianamede Soyman, Öztürk ve Canbolat için 10 yıla kadar delik ve 5 bin güne kadar adli nakdî ceza isteniyordu.
